İkinci bir hayat alan Oktay, kaderin armağanını gerektiği gibi kullanamadı. Kızın kendisine ait olduğuna inanarak Meryem'i yeniden kazanmanın hayalini de kurmuştur.
Artık Shahin herkes için ölü kabul ediliyordu ve onun için kirli işlerini cezasız bırakması için büyük bir şanstı. Oktay, Meryem'i kaçırmaya ve ardından onu İstanbul'dan uzaklaştırmaya karar verir.
Oktay, Meriem'in fırınına girer. O anda kız, Shahin'in başında oturduğundan şüphelenmeden yatağında tatlı bir şekilde uyuyordu.
Shahin zaten kızı çalmaya niyetliydi ama o anda telefonu çaldı. Oktay saklanmayı başardı. Savash, Meriem'in yanına geldi ve Oktay, güvercinlerin konuşmasını duydu.
Kız sevgilisine bugün kendisini Şahin'in mezarına götüren bir mesaj aldığını söyledi. Meryem de onun yaşadığını bildiğini ve hissettiğini söyledi. Savash, birinin onları ayırmaya çalıştığını düşünerek Meryem'e kızmıştır. Ancak Şahin'in yaşamadığından ve sevgilisinin şüphelerinin yersiz olduğundan emindir. Mery ile tartışmamak için Savash ayrılmaya karar verir. Meryem, Savaş'ın peşinden koşar ve ona bir ablası veya erkek kardeşi olduğunu söylemeye çalışır.
Bu sırada Oktay, tenha köşesinden çıkar ve Selma ile yüzleşir.
Kadın, geçmişten gelen bir hayaletten iyilik beklenmemesi gerektiğini anlıyor. Büyük bir bıçak aldığı fırına koşar. Tekmeyle tehdit eden Selma, yardım çağırmaya çalışır. Ama Oktay zeki bir piç olduğu ortaya çıktı ve kadının bacağını yakalamayı başarır.
Selma, tüm tehlikeye rağmen düşmanla savaşmaya çalışır. Ve bu kavgada kaybetti. Oktay kadına zarar vermek istemedi. Sadece onu sersemletmek ve sonra kendisine ait olanı almak istedi - Meryem. Ancak gücünü hesaplayamadı ve mücadele sırasında bıçağını Selma'nın karnına sapladı.
Bir kadını ölüme terk etmek Oktay için bir alışkanlıktı. Bu nedenle Selma'ya yardım etmedi, kurbanını beklemeye başladı. Ve çok geçmeden Oktay, Mery'nin karşısına çıktı.
Olaydan habersiz Meryem, eski sevgilisiyle yüz yüze geldiği fırına girdi.
Sizce Oktay neden Meriem'in peşindeydi? Onu ne kadar sevdiğinin farkında mıydı? Yoksa düşmanı kızdırma arzusuna mı daha çok kapılmıştı?